Damla'nın Önizlemesi

Merhaba çocuklar, Kem küm etmeden direk söyleyeyim ki okulu dondurdum. Daha doğrusu son bir belgeye ihtiyaç var yarın bırakacağım ve okul donmuş olcak. Dondurma sebebim ise ya ben fizikle aynı dili konuşamazken niye mühendislik seçtim ki? Kendime nasıl bir beddua etmişsem artık gitmişim mühendislik seçmişim. Ne güzel mis gibi diş hekimliği okuyacaktım deniz kum güneş ve apansız boş razilerin içinde avrup usulü sol şerit kavramının ortasında aileden uzakta olacaktım cağnım kıbrsta. Ama yoook gittim kendime en ızdıraplı yolu seçtim. Geçen haftasan beri okulu dondurmaya karar verdiğimden tabii ki okula gitmeyip evde kalıyordum. Evde kalmanın çok güzel avantajları varmış aslında. Bir sürü film izledim yeni dizilere başladım. Şimdide kitap. Emma'yı okuyorum. Jane Austen Kitap Klubünü izledikten sonra Jane'i anlyabilmeyi daha çok istedim. Sonuçta filmler sadece bazı şeyleri görselleştirmeye yarıyor. Kitaplarını okumak ise tamamiyle onu anlatıyor. Emma'yı izledim bugün. Tamami...

Şu sıralar hayatımda büyük bir önemi olan birine aşırı denilebilecek safhada çok kırgınım. Aslında kızgında olabilirim. İkisinin arasında ki çizgiyi hep karıştırmışımdır bugüne kadar. Neden? Neden mi yani şöyle açıklayayım hiç sorulmamış ama ben sorulduğunu farz ettiğim soruya. Az önce tumblrda bir yazı okuyordum. Birisi varmış başka bir şehre gitmiş çok yalnızmış sürekli kaçmak istediği evden kurtulmuş ama o yeni şehirde, şehri kocaman kendini küçücük görüyormuş hatta şehrin onu yutmasından korkuyormuş öyle ki evini çok ama çok özlemiş. Çok tanıdık bir kurgu bana. Yakın bir arkadaşım bu durumdaydı aslında önceki yazılarımı okusanız ya da benimle dertleşecek kadar yakınsanız isim aklınızda direk canlanır ama tabii önemli kısım burası değil. Bu kurguya göre bir insan o özlediği insanları bulduğu ilk an bırakmaz. Paranın değil anın peşinden koşar. Eğlenceyi değil o insanlarla geçireceği bir dakikanın bile önemini hatırlar diye düşünüyorum. Tamam bunu yapmak zorunda değil ama böyle söz ...